• Bir su bardağı içene klorsuz su ve sirke eşit miktarda doldurulur, üzerine bir çay kaşığı tuz eklenerek karıştırılır. Bu karışım ağızda ağrı kesilene kadar çalkalanır, üçüncü çalkalamadan sonra ağrının hafiflediğini göreceksiniz.
• Bir başka yöntem alkolle tedavidir. Bunun için hazır alkol kullanılabileceği gibi rakı, votka gibi içeceklerde kullanılabilir, bunun için bir parça pamuk alkole batırılır ve ağrıyan dişin üzerine konulur, karşı dişle sıkıştırılarak bir süre burada tutulur.
  Ağrı hafifleyince atılır.
• Karanfil uygulaması bir başka yöntemdir, karanfil alkol gibi çabuk etki etmez fakat 5 - 10 dakika içinde etki edecektir. Bunun için bir parça karanfil ağrılı dişin üzerine bırakılarak karşı diş ile sıkıştırılır, ağrı geçince atılır.
• Aspirin ağrının geçmesi için kısa süreli kesin çözüm diyebiliriz, yukarıdaki uygulamalar gibi 1/4 aspirini ağrıyan diş üzerine konularak fazla ıslatmadan üzerine karşı diş ile bastırılır, ağrı kısa zamanda geçecektir.

Diş ağrısının geçmesi için tıbbi yöntemler

• Apranax fort ağrı kesiciyi evinizde bulundurmanız şiddetle önerilir, diş ağrısının gecenin bir vakti başladığı düşünüldüğünde gece diş doktoru bulmak biraz sorundur, bu ağrı kesicinin alımından 10 dakika içinde etkisini görebilirsiniz, bunun için bol su ile içilmesinde yarar vardır, aşırı kullanımının merkezi sinir sistemi üzerinde olumsuz etkisi olduğundan aşırı kullanımdan kaçınılmalıdır.
• Diş hekimine giderek ağrı kesici uyuşturucu etkisi olan enjiksiyon olmak başka bir yöntemdir.
• Diş dolgusu ve kanal tedavisi yapmak başka bir çözümdür. Bunun için diş hekiminden randevunuzu alınız.
• Son çare ağrıyan dişi çektirmek olmalıdır, bunun için sırasıyla çürüğü önlemek için gerekli bütün tıbbi çözümler uygulanmalıdır, eğer diş hiç onarılmayacak kadar çürümüş, ağrıyor ve lezyon oluşumu sürekli ise artık çekim zamanı gelmiş demektir.

• Mine tabakası; diş ağrısı bu tabakada olmaz bu tabaka da çürümeler leke olarak kendini gösterir, mine vücudumuzdaki en sert yapıdır, mine (Pulma) diş özünü dışarıdan bir zırh gibi sarar, cilt dokusu kadar duyarlı değildir, cilt ile kıyaslanırsa dış etkilere karşı yüzde 93 daha duyarsızdır. Duyarsızlığın nedeni minenin oluşumunda sinir hücresinin olmamasıdır, minenin yüzde 95'i kalsiyum, yüzde ikisi tuzdan oluşur.
• Dentin; erişkin bir bireyin diş yapısının yüzde 75'ini dentin oluşturur, bu kısmın çürümesi ağrının başlangıcıdır. Kemikler ile yoğunluğu aynıdır. Dışarıdan ısı, soğuk ve müdahale edildiğinde tepki verir yani duyarlıdır. Eğer uygun tedavi yöntemi kullanılır ise çürüyen bu kısım dentin hücreleri tarafından tekrar yerine getirilebiliyor. Dişin asıl tabakasını oluşturur, bu tabakaya fildişi de denir. Dentin taç kısmında mine tabakası ile kök kısmında Sement bölümü ile örtülür.
• Pulpa (Diş özü); Dişin tam ortasıdır, dokusu yumuşaktır. Dentin içinde kökten uca devam eder, kan damarları bu bölümde yer alır. Enfeksiyonlarla kan hücreleri savaşır, ağrının ortaya çıkışı ile kullanılan ağrı kesiciler bu bölgede görev yaparak ağrıyı keser. Pulpa'nın dış çevresi dentin koruyucu hücreleri ile kaplanmıştır.
• Sement; dişin kök kısmının etrafını kaplayan kendine has bir kemik yapısıdır, çok ince bir yapıya sahiptir, dişin diş eti ve çene kemiğine tutunması görevi sement'e aittir. Çürümesinde pek ağrı hissedilmez