{
    "title": "Tek Taraflı Baş Ağrısı",
    "image": "https://www.agrilar.gen.tr/images/tek-tarafli-bas-agrisi.jpg",
    "date": "19.01.2024 07:39:14",
    "author": "ayşe ekercan",
    "article": [
        {
            "article": "<div><b>Tek taraflı baş ağrısı</b> halk arasında yarım baş ağrısı olarak biliniyor. Sürekli ağrıyan zor geçen ağrılar miğren ağrısıdır. Bu ağrının şiddetli ve sürekli devam etmesi durumunda muhakkak doktora gitmek gerekiyor. Migren ağrılarında bilinçsiz ağrı kesiciler kullanmak doğru olmaz. Migren bir baş ağrısı çeşididir. Bugüne kadar neden kaynaklandığı tam olarak bilinmeyen kompleks bir rahatsızlıktır. Ancak öne çıkan unsur; damarların genişlemesine bağlı olarak sinirlerin üzerine baskı yapmasıdır. Bu yüzden ağrıya neden oluyor.</div><div><br></div><div><b>Migreni diğer baş ağrısından ayıran özellikler</b></div><div><br></div><div>Migrenin özellikleri şunlardır: Genellikle başın tek tarafında ağrı olur. Yani yarım baş ağrısı dediğimiz bir baş ağrısı türüdür. Örneğin; auralı migren dediğimiz türde hafif bulantılar olur, biraz yorgunluk hissi olur ve ön belirtiler olmakla birlikte, en kötüsü zonklayan ağrıdır. Bu ağrının özelliklerinden bir tanesi gece uykudan uyandırır. Yani baş ağrınız varken uyuyabilirsiniz, gece fazla rahatsız etmez ama sabah kalkınca baş ağrınız devam edebilir. İkinci olarak bir trase göstermez. Başın arkasından başlayıp ağrılar öne doğru yayılmaz. Genelde göz çevresinde ve tek taraflı ağrı olur. Bunun yanında, enseden başlayan migren tipleri vardır. Bu ağrının tek taraflı olması, gerilim tipinin ağrıdan ayırt edilmesini sağlıyor.</div><div><br></div><div>Migren hastalarının ortak özelliği, toplumdan uzaklaşmak istemeleridir. Uyaranlara yakın olmak istemezler ve kaçarlar. Bu uyaranlar şunlardır; örneğin ışıktan, gürültüden ve kokulardan rahatsız olurlar. Daha çok sakin bir yer bulup uyumayı isterler. Yani ağrılardan birkaçış durumu söz konusudur. Yani kendilerini toplumdan uzak tutarlar.</div><div><br></div><div><b>Tek taraflı baş ağrısı tedavi yöntemleri arasında ilaç kullanım yeri nedir?</b></div><div><br></div><div>Hastalar baş ağrısı var diye çeşitli ilaçlar ve ağrı kesici kullanırlar. Bu o kadar yoğunlaşır ki artık migren normalde ayda 4-5 defa gelen hastalar, bu defa her gün gelmeye başlar. Günlük süren baş ağrısına dönüşür. Çünkü bilinçsiz kullanılan ilaçlar, migreni tedavi ettiği gibi, şeklinide değiştirir. Biz buna transformer migren çeşidi diyoruz. Bu şekil migren ile artık işin içinden çıkılmaz bir hal alabilir. Bu zamanlarda bazı tedavi yöntemleri vardır. Yapılacak ilk iş ağrı kesicilerin hepsini kesmektir. Gelişi güzel ilaç almamak gerekir. Sadece migrene yönelik özel ilaçlar kullanmak gerekiyor. Bunun yanında, yanlızca migreni tetikleyici faktörlere yönelik tedaviler de yapılır. Bu durumda kişinin rahat, gevşek, stresten uzak bir şekilde yaşaması önemlidir. Bu gerçekleşemiyorsa ilaçlarla takviye yapılabilir. Akupunktur gibi, daha başka yöntemler de uygulanabilir.</div><div><br></div><div><b>Tek taraflı baş ağrısı tedavi yöntemi ve süresi</b></div><div><br></div><div>Migren hastalarına tamamlayıcı tıp bağlamlı olarak ozon tedavisi uygulanır. Hasta doktora birkaç ilaç kullanmış olarak başvuruyor. Kullanmaya da devam ediyorlar ve bir türlü baş ağrıları geçmiyor. Ozonla destekli bu tedavilerde, baş ağrıları kalıcı olarak ortadan kalkıyor. Ozon aktif oksijen olduğu için toplardamarlarda büzüşme yapıyor ve deri oksijeni daha iyi hissediyor. Oksijeni koklamak bile bazı nöbetlere iyi geliyor. Genellikle haftada 2 kez olmak üzere 10 seans yeterli oluyor. Diğer bir yöntem olarak ise botoks uygulamaları yapılıyor. Özellikle stres anında, insanlar ilk önce yüz kasları geriliyor. Bu gerilen yüz kasları da başın etrafındaki kaslar da migreni tetikliyor. Daha önce güzellik amacı ile yapılan bazı botoks uygulamalarında, migreni olanlarda ağrının azaldığı, ağrı nöbetlerinin daha az geldiği, gelse bile daha hafif geçtiği görülmüştür.</div><div><br></div><div>Migren botoks ile cerrahi girişimler son bulmuştur. Botoks yapılarak adelelerin kasılması engelleniyor. Sadece ilaç tedavisine bağlı kalınmıyor. Ozon, botoks gibi yöntemlerle farklı girişimlerle, hastanın iyilik halini uzatmak ve yaşam kalitesini artırılabiliyor.</div>"
        }
    ]
}