{ "title": "Kanal Tedavisi Sonrası Ağrı", "image": "https://www.agrilar.gen.tr/images/kanal-tedavisi-sonrasi-agri.jpg", "date": "20.01.2024 09:05:31", "author": "özlem eren", "article": [ { "article": "
Kanal Tedavisi Sonrası Ağrı, kanal tedavisi, diş kökünün içerisinde bulunan enfekte sinirlerin temizlenmesi, dezenfekte edilmesi, sinir dokusunun çıkarılıp, kök kanalının sızdırmaz bir dolgu maddesiyle doldurulması işlemine denir. Bu işlem, tamamen çürümemiş dişlere yapılabildiği gibi kök ucunda apse oluşmuş, yıllarca herhangi bir belirti vermeden kalan cansız dişlere de uygulanmaktadır.

Kanal Tedavisinden sonraki ilk iki haftada kanal tedavisi yapılan dişte ağrı olabilir. Diş köklerinin kök ucu çevresindeki canlı dokusuyla olan direkt ilişkisi, kanal tedavisinden sonra kişinin ağrı duymasına sebep olabilmektedir. Kanal tedavisinden hemen sonra hastaların çoğunluğunun dişin üzerine basamama şeklindeki şikâyetleri normal kabul edilir. Kanal tedavisi sonrasında, Tedavi edilen kısımla çiğneme yapmamaya özen gösterilmelidir. Ağrıyı azaltmak için ağrı kesiciler kullanıla bilinir. Kanal tedavisi için kanal açıldığında havada bulunan oksijen, açılan kanala bakteri bulaşmasına neden olabilir ve burada çoğalan bakteriler iltihap ve ağrı oluşumuna neden olur. Bakteriler diş kök ucundan dışarı doğru atıla bilinir. Diş kökünün bitiminde kan damarlarının dişe giriş yapmasını sağlayan bir delik bulunmaktadır. Dişi çevreleyen doku enfekte olur ayrıca iltihaplanma da görüle bilinir. Ağrı kesiciler ve antibiyotiklerle iltihap kurutulur. Bu iltihaplanma temizlenene kadar geçen süre ağrılı olabilir.

Kanal tedavisi sırasında, kanalların olmamasından ya da kıvrımlı olmalarından ötürü dişin diğer kısımlarında delik oluşturulabilir. Bu deliğe tükürük ulaşırsa dişin daha ileri bir tedavi görmesi ya da dişin çekilmesi gerekebilir. Eğer delik diş eti çizgisinin altında, uzak bir noktadaysa tükürük bu noktaya yetişemeyebilir ve müdahale yapılmadan iyileşme olasılığı vardır. Kanal tedavisinde kullanılan aletler, eğimli kanallara uyum sağlayabilecek biçimde üretilmişlerdir.

Eğer bir kanal köküne girilmemiş ya da kanallar tam olarak temizlenmemiş, kanal boyu tam olarak ölçülmemiş ve enfekte olmuş ya da iltihaplı parçaları kök ucuna çok yakınsa diş enfekte olarak kalabilir. Bunun sonucunda ise kanal tedavisi tekrarı gerekebilir. Kök kanallarının yan dalları olabilir ve geleneksel tedavi yöntemleri ile bu yan dallara ulaşmak mümkün olmayabilir. Tedavi sırasında kanal aleti, kanal içinde kırılabilir. Eğer diş kanalının temizlenmesi tamamlandıysa ve kırılan parça kök ucunda kaldıysa tedaviye bu şekilde devam edilir. Kök kanalının temizliği bitirilmediyse, kalan parça kökün ucunda değil ise ve kök ucuna bu nedenle ulaşılamıyorsa, parça mutlaka alınmalıdır. Apisektomi olarak bilinen bu işlemde diş köküne ulaşabilmek için diş etinde küçük bir kesi yapılır ve parçanın bulunduğu kök bölümü alınır.

Kanal tedavisinin, diğer operatif işlemler gibi vücudun bir bölgesinde gerçekleştirilen operasyon olduğu düşünülürse, bu geçici rahatsızlığın sebebi daha iyi anlaşıla bilinir. Genellikle apseli dişlerde, hastanın enfeksiyona karşı direnci çok önemlidir ve direncine bağlı olarak ağrının şiddeti değişebilir. Kanal Tedavisi sonrasında hissedilen ağrı eşiği değişkenlik göstermekle birlikte, diş hekiminin önerdiği bazı ağrı kesici ilaçlar sayesinde kontrol altına alınmaktadır. Yüzde şişlik varsa ve ağrı kontrol altına alınamıyorsa, mutlaka hekime başvurulması gerekmektedir.

" } ] }